She lives in the shadow of a lonely girl
Yalnız bir kızın gölgesinde yaşıyor,
Voice so quiet you don't hear a word,
Sesi çok kısık, tek kelime duymazsın.
Always talking but she can't be heard,
Her zaman konuşuyor ama duymuş olamazsın.
You can see it there if you catch her eye,
Eğer gözlerinin içine bakarsan, görebilirsin
I know she's brave but it's trapped inside,
Cesur olduğunu biliyorum ama içinden sarsılmış.
Scared to talk but she don't know why,
Konuşmaya korkuyor fakat nedenini bilmiyor.
Wish I knew back then,
Keşke önceden bilebilseydim;
What I know now,
Şimdi bildiklerimi
Wish I could somehow,
Keşke bir şekilde yapabilseydim.
Go back in time and maybe listen to my own advice,
Zamanda geri dön ve belki kendi tavsiyemi dinlerim...
I'd tell her to speak up, tell her to shout out,
Ona bağırmasını, haykırmasını söylerdim.
Talk a bit louder, be a bit prouder,
Biraz yüksek sesle, biraz da gururla
Tell her she's beautiful, wonderful,
Ona güzel, mükemmel olduğunu;
Everything she doesn't see,
Göremediği her şey olduğunu söylerdim.
You gotta speak up, you gotta shout out,
Konuşmalısın, haykırmalısın.
And know that right here, right now,
Şimdi, burada biliyorum ki;
You can be beautiful, wonderful,
Güzel, mükemmel olabilirsin;
Anything you wanna be,
İstediğin her şey olabilirsin!
Little me
Küçük ben...
Yeah you got a lot of time to act your age,
Yaşında davranmak için çok zamanın var.
You cannot write a book from a single page,
Tek bir sayfayla kitap yazamazsın.
Hands on the clock only turn one way,*
Tek bir yol kaldığında eller saate kitlenir.
(Yeah)
(Evet)
Run too fast and risk it all,
Hızlı koş ve her şeyi riske al.
Can't be afraid to take a fall,
Düşmekten korkamazsın.
Felt so big but you looked so small,
Çok büyük hissediyordu ama çok küçük gözüküyordu.
Wish I knew back then,
Keşke önceden bilebilseydim;
What I know now,
Şimdi bildiklerimi
Wish I could somehow,
Keşke bir şekilde yapabilseydim.
Go back in time and maybe listen to my own advice,
Zamanda geri dön ve belki kendi tavsiyemi dinlerim...
I'd tell her to speak up, tell her to shout out,
Ona bağırmasını, haykırmasını söylerdim.
Talk a bit louder, be a bit prouder,
Biraz yüksek sesle, biraz da gururla
Tell her she's beautiful, wonderful,
Ona güzel, mükemmel olduğunu;
Everything she doesn't see,
Göremediği her şey olduğunu söylerdim.
You gotta speak up, you gotta shout out,
Konuşmalısın, haykırmalısın.
And know that right here, right now,
Şimdi, burada biliyorum ki;
You can be beautiful, wonderful,
Güzel, mükemmel olabilirsin;
Anything you wanna be, oh
İstediğin her şey olabilirsin, oh.
Little me
Küçük ben
Little me
Küçük ben...
Tell you one thing I would say to her
Ona söyleyeceğim tek bir şey söyle.
I'd tell her to speak up, tell her to shout out,
Ona bağırmasını, haykırmasını söylerdim.
Talk a bit louder, be a bit prouder,
Biraz yüksek sesle, biraz da gururla
Tell her she's beautiful, wonderful,
Ona güzel, mükemmel olduğunu;
Everything she doesn't see,
Göremediği her şey olduğunu söylerdim.
You gotta speak up, you gotta shout out,
Konuşmalısın, haykırmalısın.
And know that right here, right now,
Şimdi, burada biliyorum ki;
You can be beautiful, wonderful,
Güzel, mükemmel olabilirsin;
Anything you wanna be, oh
İstediğin her şey olabilirsin, oh.
Little me
Küçük ben
I'd tell her to speak up, tell her to shout out,
Ona bağırmasını, haykırmasını söylerdim.
Talk a bit louder, be a bit prouder,
Biraz yüksek sesle, biraz da gururla
Tell her she's beautiful, wonderful,
Ona güzel, mükemmel olduğunu;
Everything she doesn't see,
Göremediği her şey olduğunu söylerdim.
You gotta speak up, you gotta shout out,
Konuşmalısın, haykırmalısın.
And know that right here, right now,
Şimdi, burada biliyorum ki;
You can be beautiful, wonderful,
Güzel, mükemmel olabilirsin;
Anything you wanna be, oh
İstediğin her şey olabilirsin
I'd tell her to speak up, tell her to shout out,
Ona bağırmasını, haykırmasını söylerdim.
Talk a bit louder, be a bit prouder,
Biraz yüksek sesle, biraz da gururla
Tell her she's beautiful, wonderful,
Ona güzel, mükemmel olduğunu;
Everything she doesn't see,
Göremediği her şey olduğunu söylerdim.
You gotta speak up, you gotta shout out,
Konuşmalısın, haykırmalısın.
And know that right here, right now,
Şimdi, burada biliyorum ki;
You can be beautiful, wonderful,
Güzel, mükemmel olabilirsin;
Anything you wanna be, oh
İstediğin her şey olabilirsin, oh.
Little me
Küçük ben
*Hands on the clock only turn one way burada
deyim olarak kullanılmış; Yani şarkıda, istediğin
gibi yaşa, sonra zamanın kalmayacak ve seçim
şansın kalmadığında (only turn one way) eskiyi
hatırlayıp üzüleceksin (Hand on the clock) demek istiyor.
Popüler Yayınlar
-
I won't lie to you I know he's just not right for you And you can tell me if I'm off But I see it on your face When you say that...
-
I hear you calling Inndia Inna’yı aradığını duydum Welcome to India Hindistan’a hoşgeldin You don’t need nobody but India Hindistan’dan ba...
-
Oooeeeeeeeeeeeeeeeehh You're a good soldier Sen iyi bir askersin Choosing your battles Savaşını seç Pick yourself up Kendini topar...
-
You make me this Bana bunu yap Bring me up Beni yükselt Bring me down Beni düşür Playing sweet Güzel oynuyor Make me move like a fre...
-
(I guess right now you’ve got the last laugh) (Tahmin ediyorum şu an bu son gülüşün) I’m sorry if I seem uninterested Eğer ilgisiz görünü...
-
She lives in the shadow of a lonely girl Yalnız bir kızın gölgesinde yaşıyor, Voice so quiet you don't hear a word, Sesi çok kısık, tek ...
-
They tried to make me go to rehab, I said, “No, no, no” Beni rehabilitasyona göndermeye çalıştılar, ben ‘hayır, hayır, hayır’ dedim Yes, I’...
-
B ak, sana karşı yumuşak davranacaktım ama duygularını incitmek için değil Çünkü ben yalnızca bir şans elde edeceğim Birşeyler ters gidiyor,...
-
Youre so hypnotizing Büyüleyicisin Could you be the devil, could you be an angel Şeytan olabilir misin, bir melek olabilir misin Your t...
-
You only see what your eyes want to see Sadece gözlerinin görmek istediğini görürsün How can life be what you want it to be Hayat istediğin...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder